İletişim Teorileri

İLETİŞİM KAVRAMI

• Tüm canlılar gibi, insan da doğa ile etkileşimde bulunarak varlığını sürdürür. Diğer canlı türlerinden farklı olarak yalnızca insan, doğa ile etkileşide araya kültürünü koyar. Araç ve gereçleri kutsayan değerlerden bu araç ve gereçlerle iş yaparken başvurulan örgütlenme biçimlerinden, iş görme ve işin eşgüdümlenmesine ilişkin yöntemlerden, iş bölümünün yarattığı insanlar arasındaki farklılaşmaları haklılaşmayı ve kurumsallaşmayı amaçlayan açıklama ve inançlardan oluşan kültür, insanın doğa karşısındaki etkinliğini arttırır.

Doğal çevresi araç-gereçleri, üretim süreçlerindeki insan ile insan arasındaki ilişkiler, bu ilişkilerde farklılaşmaları tarafların gözünde haklılaştıran değerler sistemi ise, insanın toplumsal hayat tarzını oluşturur. Bunun mayası iletişimdir.
İletişim deyince aklımıza hemen insan ile insan arasındaki sözel bir süreç şeklinde işleyen konuşma aklımıza gelir. Bunun çok basit bir olgu değildir: Bir erkek, konuşmakta olduğu başka bir kadına «Ama sen bir kadınsın» dediğinde bu basit tümce, bugüne dek yaşadığımız bütün bir insan tarihindeki eşitsizliği doğal bir olg saydıran toplumun başat kültürünün ne olduğunu da ortaya koyar.

Bu basit tümce:
• - O andaki kültürel ortamı
• - Bu kişilerin yaşadıkları toplumsal ilişkiler sistemini
• - İnsan tarihinin çok uzun bir dönemindeki insanın, insana 
bakışını da yansıtır.
• İletişim gündelik yaşamımızda bize nesneleri, insanları tanımlar, işbölümü içinde değişik toplumsal roller yüklenmiş insanlara bu rolleri yerine getirirken, bu rol dağılımından oluşan toplumun o tarih dönemindeki hayat tarzını öğretir, olumlatır, yeniden üretimi için gereken değerlendirme biçimlerini aşılar. Toplumsal sistemin sürmesini, kendini yeniden üretmesini sağlar.
• Dil, yalnızca sözel kodlanmaya dayanmaz.

İLETİŞİM TEORİLERİ

Bir model, herhengi bir yapı veya sürecin başlıca öğelerini ve bu öğeler arasındaki ilişkileri göstermeyi amaçlar.

Düzenleme İşlevi: Sistemleri birbiriyle ilişkilendirerek ve düzenleyerek ve belki de aksi takdirde algılayamayacağımız bütünlerin imajını vermek.
Açıklama: Karmaşık veya belirsiz olabilecek enformasyonu basitleştirilmiş şekliyle vererek açıklamaya yardımcı olurlar.
Öngörme: Çeşitli alternatif sonuçlar için olasılıkları göstermede, dolayısıyla araştırmada hipotezler formüle etmede temel oluşturur. 

İLETİŞİMİN ÖĞELERİ

En basit düzeyde üç öğeye sahiptir:
- İletiyi gönderen, iletiyi alan, iletişim kodlaması
- Kaynak, hedef kitle, ileti
- Kaynak: Tek bir kişi, bir gazete, ajans, radyo, televizyon istasyonu vs.
- Örgütlü iletişim: Muhabir-Yazı işleri personeli-Dizgiciler-Basım işçileri-Ülkenin düşünce özgürlüğü konusundaki gelenekleri ve hukuk sistemi-siyasal ortamı vs.
- Kanal: Yüzyüze iletişimde atmosfer, telefon teli, havadaki iyonlar, hava
- Kaynak: İletişim sürecinin başlangıcını temsil eder. İletinin hedef üzerinde istenilen etkiyi ya da sonucu oluşturmasında birinci derecede önemlidir. İletişim sürecinde istenilen sonuca ulaşılması açısından kaynağın iletiyi aktarmadaki durumu hem iletinin anlaşılırlığı hem de hedef üzerinde etki oluşturması açısından ele alındığında geniş bir kapsama sahiptir.
- İleti (Mesaj): İletişim sürecinin amacı ileti üzerine kodlanmıştır. Kaynak tarafından hedefe gönderilen ve iletişimin gerçekleşmesinin önemli unsurlarından birisidir ileti. İletişimin daha iyi olması için iletinin hedef tarafından algılanılırlık seviyesinin yüksek olması gerekir.
- Kanal: Kaynak ve hedef alıcı arasında yer alan ve simge veya sembollere dönüşmüş iletinin gitmesine olanak sağlayan yol olarak tanımlanabilir. Her duyu organımıza karşılık bir kanaldan söz edilebilir. 
Birden fazla iletişim kanalını aynı anda kullanabiliriz. İletişim kanalının sayısı arttıkça iletişimin etkinlik derecesi de artacaktır.- Alıcı ( Hedef ):Hedef kitle kişi ya da grup olabilir. Önceleri alıcı iletişimde pasif bir rol alan unsur olarak görülürdü. Oysa günümüzde aktif ve etkili bir işleve bürünmüştür. İletişimde amaç doğru iletiyi doğru yerde doğru kişiye verebilmektir. 
- Geri Bildirim ( Dönüt ): Dönüt iletişim sürecinin son aşamasıdır. Kaynak iletiyi iletişim kanalları vasıtasıyla alıcıya iletmiştir. İletinin hedef alıcı üzerindeki etkisi dönüt ile anlaşılır. Dönüt bir iletişim sürecinin denetim mekanizmasıdır.

İletişim hangi koşullarda harekete geçer?

a) Kişiler arasında kuvvetli bir çekicilik olduğunda
b) Objenin katılımcılardan en az biri için önemli olduğu durumlarda

c) Obje X’in her iki taraf için ortak bir uygunluğunun olduğu durumlarda

-Bilişsel Uyumsuzluk: Kararların, seçeneklerin ve yeni enformasyonun birey için tutarsızlık duygusu yaratma potansiyeli mevcuttur. Böyle bir uyumsuzluk psikolojik olarak bireye rahatsızlık verir ve söz konusu bireyi yaptığı seçimi destekleyecek enformasyonu aramak üzere harekete geçireceğini öne sürer. Uygulamada kurama bir örnek, yeni araba sahiplerinin diğer araba reklamlarını okumak yerine kısa bir süre önce aldıkları arabanın reklamlarını okuduklarını gösteren kanıtla sağlanabilir.- İnsanlar var olan durumlarıyla uygunluk gösteren enformasyon kaynaklarına açıktırlar. Kendi davranışlarını destekleyen ve onaylayan enformasyon ararlar.
Seçici algılama kuramlarına ve kitle iletişimi dahil iletişimin olası sonuçlarının var olan düşünce, tutum ve davranış eğilimlerinin kuvvetlendireceği düşüncesine ağırlık kazandırır.
Yine de anlaşmaya varma eğiliminin iletişim tek nedeni ve sonucu olduğunu kabul etme konusunda dikkatli olunmalıdır. Bilişsel farklılıklarda yer alan «belirsizlik» ve «uyumsuzluğu» çözmede birden çok yol vardır. Yeni ilişkiler kurmak veya görüş farklılığına daha fazla onay vermek buna bir örnek teşkil edebilir.
Bireylere veya küçük gruplara ait iç süreçlere ilişkin genellemeleri doğrudan büyük ölçekli durumlara, özellikle toplum düzeyinde olanlara uygulayamayacağımızı hatırlatma önemlidir. Toplumların tek bir kişilik veya küçük gruplarda olduğu gibi aynı anlaşmaya ulaşmaya gereksinimi yoktur; toplumların kalkınma amacıyla çatışma ve çeşitliliğe «gereksinimleri» olduğu söylenebilir.

0 yorum:

Yorum Gönder